Duyurular

Said Nursi Hangi Gazetelerde Köşe Yazısı Yazdı?

Said Nursi Hangi Gazetelerde Köşe Yazısı Yazdı?

Mehmet Selim Mardin, Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin hangi gazetede köşe yazısı yazdığını araştırdı

 

Araştırmacı–yazar Mehmet Selim Mardin, Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin hangi gazetede köşe yazısı yazdığını araştırdı. www.msmardin.com sitesindeki yazısında gazeteler ve Bediüzzaman’ın yazıları ile ilgili bilgiler verdi.

İşte Mehmet Selim Mardin’in yazısı:

Bediüzzaman’ın köşe yazarlığı

Bediüzzaman İstanbul’a geldikten kısa bir dönem sonra ll. Meşrutiyet ilan edilmiştir. Meşrutiyetin ilanının üçüncü gününde 27 Temmuz 1908 tarihinde İstanbul’da, bir hafta sonrada Selanik’te Meşrutiyetin manası ve ehemmiyeti üzerine bir nutuk irad etmiştir. İşte bu tarihten sonra siyaseti dine alet etmek veya hayat-ı içtimaiye ile dine hizmet etmek düşüncesi ile Bediüzzaman naşir-i efkar olan gazetelerde yazı yazma teşebbüsünde bulunur. Bu onun için yeni bir hizmet tarzıydı. Artık düşüncelerini gazete lisanıyla duyurmak zamanıydı. Bediüzzaman’ın matbuat lisanı ile ortaya çıkması da garip bir tecellidir. Çünkü o henüz İstanbul’a geleli bir yılı bile dolmamışken ve o günün İstanbul basınında yazı yazmanın çok büyük cesaret gerektiren bir olay olduğu düşünüldüğünde Bediüzzaman’ın medeni cesaretini takdir etmemek olamaz. Gazetelere yazı yazmak için meşhur bir özdeyişimizle kırk fırın ekmek yemek lazımdı. Misbah gazetesinde yayınlanan ilk yazısının konusu İstanbul ve Selanikte irad ettiği nutkudur.

Bu nutuk “Dağ meyvesi acıda olsa devadır” başlığı altında 02 Ekim 1908 - 09 Ekim 1908 tarihleri arasında Misbah Ga­zetesi’nde neşredilmiş ve sonra;“Kütübhane-i İctihad” sa­hibi Ahmed Ramiz tarafından “Nutuk” diye derlenen Bediüzzaman Haz­retlerinin sair bazı makaleleri ile birlikte 1910 tarihinde İstanbul İk­bal-i Millet matbaasında tab’ ettirilmiştir.

(İşte o gazeteler FOTO GALERİ için TIKLAYINIZ)

MİSBAH GAZETESİ

Said Nursi hangi gazetelerde köşe yazdı? 1

“Misbah” gazetesi 2 Ekim 1908 nüshasında, bu nutkun ilk bölümünün başında şöyle bir tarif koymuştur:

“İstanbulumuzca Kürd Hoca denmekle maruf, fazıl-ı şehîr Bediüzzaman-ı Kürdî Molla Said Hazretlerini inkılab-ı mes’ud ibtidalarında Dersaadet ve Selanik’te kerraren irad edip bilhassa ga­zetemize ihda eylediği nutk-ı irticalidir. (1)

Misbah gazetesinin yayın prensipleri ve çıkma gayesi ile ne kadar yayınının devam ettiğine dair bir bilgi ve belgeye sahip değiliz.

ŞÛRÂ-YI ÜMMET GAZETESİ

Said Nursi hangi gazetelerde köşe yazdı? 2

Bediüzzaman’ın Misbah gazetesinde toplam dört makalesi yayınlandıktan sonra İttihad ve Terakkinin yayın organı olan Şuray-ı Ümmet gazetesinde Hamidiye Alayları konulu bir yazısı yayınlanmıştır. Önceleri Paris ve İstanbul'da yayımlanan gazete (1902-1910). Paris'te yapılan I. Jön Türk Kongresi'nden sonra Ahmed Rıza ve arkadaşları tarafından çıkarıldı. Türkçülük düşüncesinin ilk savunulduğu yayın organlarından biri olan gazete, Ahmed Rıza ve Samipaşazade Sezai tarafından yönetiliyordu. Daha sonra İttihat ve Terakki'nin yayın organı oldu. II. Meşrutiyet'in ilânından sonra yayınını İstanbul'da sürdürdü.(2)

Bediüzzaman fikirlerini dile getirmek için değişik düşüncelere sahip gazetelerde makalelerini yayınlamış ve gazeteler arasında herhangi bir ayrım gözetmemiştir. Şuray-ı Ümmet gibi başta Jön Türkçü sonrada İttihad ve Terakkici olan yayın organından sonra yazısını Şark ve Kürdistan gazetesinde neşrettirmiştir. Sözkonusu gazetedeki yazısında beş altı ay önce Doğuda üniversite açılması için padişahlık makamına sunulmak üzere verdiği dilekçenin mahiyetini dile getirir.

Şark ve Kürdistan gazetesi 1908′de yayın hayatına başladı. İstanbul’da haftada iki kez çıkarılan 4 sayfalık gazetenin tüm yazıları Osmanlıcaydı. Kaç sayı çıktığı bilinmeyen gazetede ağırlıklı olarak Kürdistan’ın durumu, Bosna Hersek ve Hersek Kürtleri ile ilgili yazılar yer alıyordu. Gazetenin sorumlusu Hersekli Ahmet Şerif, başyazarı ise Malatyalı Bedri’ydi. Bediüzzaman’ın ilk yazarları arasında bulunduğu gazetenin ilk sayısında Bediüzzaman Sultan Abdülhamid’e seslenme imkanı bulmuştur.(3)

ŞARK VE KÜRDİSTAN GAZETESİ

Said Nursi hangi gazetelerde köşe yazdı? 3

Bediüzzaman değişik yayın organlarında yayınlanan yazılarının yanısıra ilk kürtçe makalesini de Kürd Teavün ve Terakki gazetesinde yayınlamıştır. Kürt Teavun ve Terakki gazetesi 5 Aralık 1908'de yayınlanır. Gazetenin sorumlu müdürü, ünlü Kürt şairi Pîrêmerd yani gerçek adıyla Süleymaniyeli Tevfik Bey'di. Bu gazete aynı adı taşıyan Kürt Teavun ve Terraki Cemiyeti'nin yayın organıydı. Kürt Teavun ve Terraki gazetesi aynı zamanda bir dergi biçimindeydi de. Bu gazetenin isminin anlamı "Kürt yardımlaşma ve ilerleme gazetesi" idi.
Gazetenin sorumlu müdürü Pîrêmerd, Süleymaniye'de gazeteciliği ve matbaacılığı ile tanınırdı. Kendisi medrese eğitimi görmüş ve çeşitli memurluklarda bulunmuştu. 1899'da Sultan'ın fermanıyla İstanbul'da Meclis-i Ali üyesi olmuştu. Yazım hayatında ise şiirin yanı sıra Kürtçe hikaye ve Tiyatro eserleri de yazmaktaydı.
Bu gazetenin başyazarı ise Amed'li Ahmet Cemil Bey'di. Miri Katibizade Ahmet Cemil adıyla da tanınıyordu. Ahmed Cemil, bu gazetede yazdıklarının yanı sıra, ileri ki dönemlerde, Ekrem Cemil Paşa ve arkadaşlarının 1918'de Amed'de yayınladıkları Gazî (Çağrı) gazetesinde yazılar yazmıştı.
Bu gazete haftada bir yayınlanıyordu ve en az 9 sayı çıkardığı söylenir. Gazetede Kurmanci lehçesinin yanı sıra ilk kez bir gazetede Sorani lehçesi ile yazılar yazılıyor ve yayınlanıyordu.
Gazete yasak olmadığından İstanbul ve diğer bölgelerde kolayca yayılabiliyordu. Bu nedenle de bu gazete, Kürtler açısından önemlidir.
Gazetenin amaçları arasında Kürtlerin "kalkınma, kültür, eğitim, ticaret ve sanayi" alanlarını geliştirmekte vardır.(4)

DERVİŞ VAHDETİ’NİN VOLKAN GAZETESİ

Said Nursi hangi gazetelerde köşe yazdı? 4

Bediüzzaman’ın en çok yazılarının yayınladığı gazete olan Volkan gazetesinde toplam on sekiz makalesi yayınlanmıştır. Volkan gazetesi1908-1909 arasında İstanbul'da Derviş Vahdeti tarafından yayınlanan siyasi gazetedir. İttihad-ı Muhammedi Fırkası'nın fikirlerini savunmuş ve fırkanın yayın organı kabul edilmiştir. 31 Mart İsyanını desteklediği bilinmektedir. Derviş Vahdeti 31 Mart isyanını bastırmak için gelen Hareket Ordusu başarılı olduğunda İstanbul'u terk ederek kaçmış, İzmir'de yakalanıp Divan-ı Harp'de yargılanıp idam edilmiştir. Volkan Gazetesi, 31 Mart isyanının bastırılıp isyana karışanlar ve destekleyenler tutuklanmaya başlayınca yayınlarına son vermiştir. İttihad-ı Muhammedi fırkasının azaları arasında ve Volkan Gazetesinin yazarları arasında Bediüzzaman da bulunmaktadır. Gazetede 15 Aralık 1908 tarihinde çıkan yazıda İngiliz idaresinde ademi merkeziyetçi yönetim şekliyle Kıbrıs'ın küçük bir İsviçre olacağı savunulmuştur.(5)

Bediüzzaman’ın Derviş Vahdeti ile aynı gazetede yazıyor olması, onunla aynı şeyleri yazdığı manasını taşımaz. Bazı zaman Derviş Vahdeti'nin kışkırtıcı yazısıyla, Bediüzzaman'ın birleştirici, kucaklayıcı makalesi aynı günde neşrediliyordu. Bediüzzaman'ın makaleleri Derviş Vahdeti'nin yazılarını tesirsiz hale getiriyordu.

SERBESTİ GAZETESİ

Hatta bir kaç defa Derviş Vahdeti'yi, Bediüzzaman'ın bizzat; edebe, nezakete davet eden yazıları aynı gazetede yayımlandı. ”Biraderim Derviş Vahdeti Beye!" başlığıyla çıkıp, ilk cümlesi "Edipler edepli olmalıdır" olan yazı bunlardan biridir.(6)

Bediüzzaman’ın yazılarının yayınlandığı gazetelerden biriside Serbesti gazetesidir. Askerlere hitaben yazılan üç makalesi vardır. Daha çok sahibi ile özdeşleşen ve anılan gazetenin kurucusu Hasan Fehmi (d. 1874 - ö. 6 Nisan1909, İstanbul), Arnavut kökenli Osmanlı gazetecisidir.

Yazı işleri müdürü ve başyazarı olduğu Serbesti Gazetesi’ndeki yazılarında İttihat ve Terakki yönetimini sert bir dille eleştiren gazeteci, 6 Nisan 1909 günü vurularak öldürülmüş ve Türkiye'de ilk basın şehidi olarak tarihe geçmiştir. Öldürülmesinden sonra gelişen olaylar, İttihat ve Terakki yönetimine karşı gelişen 31 Mart Ayaklanması’nı tetikledi. Öldürüldüğü 6 Nisan günü, Türkiye’de “Öldürülen Gazeteciler Günü olarak kabul edilir. Hasan fehmi,nin öldürülmesi 31 Mart  hadisesinin önemli olaylarından birisi olarak kabul edilir.

MİZAN GAZETESİ

Bediüzzaman’ın üç adet makalesinin yer aldığı bir diğer gazetede Mizan Gazetesidir. Jön Türk lideri Mîzancı Mehmed Murad Bey'in 1896-1908 yılları arasında kesintili olarak 348 sayı çıkardığı gazete. Mısır'da, Paris'te, Cenevre'de ve meşrutiyetten önce ve sonra olmak itibari ile İstanbul’da yayınlanmıştır. Gazete 2. Abdülhamid döneminde yayınlandığında muhafazakar bir tutum benimsemiştir. Mısır, Paris ve Cenevre'deki yayınlarda ise sert bir muhalif çizgiyi benimsemiştir. 2. meşrutiyetin ilanı sonrasında İstanbul'da tekrar yayınlandığında ise İttihat ve Terakki İktidarına karşı aynı muhalefeti devam ettirmiştir.  31 Mart vakası ile beraber kapatılmıştır.

TANİN GAZETESİ

Dengeli bir fikir adamı olan, İttihad ve Terakki iktidarı döneminde de muhalefetini sürdüren Mizancı Murad’ın, Şehzadebaşı Ferah Tiyatrosunda verdiği konferansını sabote etmek ve konuşmasına mani olmak için buraya gelen İttihatçıların eylemi, Bediüzzaman Said Nursi’nin gayretleriyle boşa çıkarılmıştır. Bu gurubun çıkardığı gürültü ve kargaşa üzerine kürsüye çıkan Bediüzzaman, Mizancı Murad’a sahip çıkarak, “Hatibin sözünü kesmenin, meşrutiyet adabına uymadığı”nı belirtmiş, bazı ellerin silaha sarılmasına kadar varan salondaki gerginliğin yatışmasına vesile olmuştur.

Çok yönlü bir fikir adamı olan Mizancı Murad, hürriyetin tarifi ve sınırları konusunda Tanin yazarı olan Hüseyin Cahit ile tartışmaya girmiştir. Bu fikri münakaşada Mizancı Murad’ı destekleyen Bediüzzaman, onun haklı, Hüseyin Cahit’in ise haksız olduğunu ifade etmiş, ayrıca gerçek hürriyeti tarif ederken, “Tam ve mükemmel hürriyet, kişinin firavunlaşmaması ve başkasının hürriyeti ile alay etmemesidir. Şüphesiz, gaye haktır; ama mücadele üslubu uygun değildir” (Münazarat, s. 56) tespitinde bulunmuştur.(7)

Muhterem Abdülkadir Badıllı’nın araştırma ve tesbitleriyle Bediüzzaman’ın gazetelerde yer alan makalelerinin tarih ve sırasına göre dizimi aşağıya çıkarılmıştır.

SIRA

 

GAZETE İSMİ

TARİHİ-GÜNÜ

Rumi-Miladi

SAYI

MAKALENİN BAŞLIĞI

1

Misbah

19 Eylül 1324                02 Ekim 1908

2

Dağ meyvesi acı da olsa devadır(*)

2

Misbah

26 Eylül 1324                09 Ekim 1908

3

Aynı makalenin devamı

3

Misbah

26 Eylül 1324                09 Ekim 1908

3

Musahabe‑nutk‑ı sabıkın neticesi

4

Misbah

18 Teşrin-i evvel 1324 01 Kasım 1908  

6

İlmiyye‑i ifade‑i meram

5

Şûray‑i Ümmet (İttihad‑ Terakkicilerin nâşır‑ı efkârı)

6  Teşrin-i sani 1324     19 Kasım1908

46‑140

Hamidiye alaylarına dair beyan-ı hakikat

6

Şark ve Kürdistan(Bu yazı gazetede neşirden beş altı ay evvel Mabeyne dilekçe olarak verilmiştir.)

19 Teşrin‑i sani132402 Aralık 1908

1

Kürtler neye muhtaçtır.

7

Kürd Teavün ve Terakki  (Bu makale Kürtçe olarak yayınlandı.)

22 Teşnin‑i sani132404 Aralık 1908

1

Bediüzzaman Molla  Saidi Kürdî’nin nasayihi

8

Volkan                      

26 şubat 1324 11 Mart 1909

70

Hakikat

9

Volkan          

21 Mart 1324 14 Mart 1909

73

Yaşasın şeriat-ı Garra

10

Volkan                      

05 Mart 1325 18 Mart 1909

77

Dağ meyvesi

10/1

Volkan          

11 Mart 1325 24 Mart 1909

83

Dağ meyvesi

10/2

Volkan                      

12 Mart 1325 25 Mart 1909

84

Dağ meyvesi

11

Volkan          

14 Mart 1325 27 Mart 1909

86

Saday‑ı Hakikat

12

Volkan          

18 Mart 132501 Nisan 1909

90

Reddül‑evham

13

Volkan                      

19 Mart 132502 Nisan 1909

91

Reddül‑evham (üsttekinin devamı)

14

Volkan          

23 Mart 132505 Nisan 1909

97

Ziyay‑ı Hakikat

15

Volkan          

25 Mart 1325                 07 Nisan 1909

99

Ziyay‑ı Hakikat

16

Volkan

29 Mart 1325 11 Nisan 1909

101

Lemaan‑i Hakikat ve İzale‑i şübehat

17

Volkan

30 Mart 1325                 12 Nisan 1909

102

Lemaan‑i Hakikat ve İzale‑i şübehat

18

Volkan

31 Mart 1325(Meşhur 31 Mart günü)  13 Nisan 1909

103

 (üstteki yazının devamı)

19

Volkan

02 Nisan 1325 15 Nisan 1909

105

(üstteki yazının devamı)

20

Volkan   

04 Nisan 1325 17 Nisan 1909

107

Kahraman askerimize

21

Serbesti

4 Nisan 1325 17 Nisan 1909

151

Asker kardeşlerime

22

Mizan

04 Nisan 1325 17 Nisan 1909

128

Asakirehitab

23

Mizan

05 Nisan 1325 18 Nisan 1909   

129

Ey asakir‑i muvahhidîn

24

Mizan

05 Nisan 1325 18 Nisan 1909

129

Cemiyetlere hitab

25

Serbestî

07 Nisan 1325 20 Nisan 1909

152

(aynı yazının devamı)

26

Serbestî

07 Nisan 1325

20 Nisan 1909

154

Umum zabitlerimize

27

Volkan

07 Nisan 1325

 20 Nisan 1909

110

Asakirehitab

28

Volkan

07 Nisan 1325

20 Nisan 1909

110

Cemiyetlere ihtar‑ı Mühim

29

Volkan

07 Nisan 1325

20 Nisan 1909

110

Sada‑yı vicdan

 

(İşte o gazeteler FOTO GALERİ için TIKLAYINIZ)

KAYNAKLAR:

1)http://www.ittihad.com.tr/index.php?option=com_content&task=view&id=394&Itemid=35

2)http://www.ansiklopedim.net/s2/sura-yi-ummet.html

3)http://kurd-tarihi.blogspot.com/2009/10/sark-ve-kurdistan-gazetesi-yaynda-1908.html4)http://www.kimsoran.com/emkine_k%C3%BCrt_%20basini.htm

5)http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/volkan_gazetesi

6)http://www.sorularlarisale.com

7)http://www.risaleinurenstitusu.org/index.asp?Section=Enstitu&SubSection=EnstituSayfasi&Date=4/8/2005&TextID=894

***

Di rojnameyan de nivîsên Seîdê Nûrsî

Ma hûn dizanin Seîdê Nûrsî di kîjan rojnameyan de nivîs weşandin. Va ye rojnameyên ku di Seîdê Nûrsî tê de nivîsandin.

 

Ma hûn dizanin Seîdê Nûrsî di kîjan rojnameyan de nivîs weşandin. Va ye rojnameyên ku di Seîdê Nûrsî tê de nivîsandin.

 

Di rojnameyan de nivîskarîya Bedîuzzeman 

 

Piştî demeke kin ya ku Bedîuzzeman hate Stenbolê Meşruîyeta 2. Hate îlankirin. Di roja 3’yan ya Mesruîyetê de di dîroka 27’ê Tîrmehê 1908’an de li Stenbolê piştî hefteyekê jî li Selanîkê li ser mane û girîngîya meşruîyetê goterk îrad kirîye. Piştî vê dîrokê Bedîuzzeman bi ji bo ku bi sîyasetê û bi jîyana civakî xizmeta dîn û dîyanetê bike, di hinek rojnameyan de dest bi nivîsan kirîye. Ev ji bo Ustad rê û rêbazeke nû ya xizmetkirinê bû. Nivîsa Bedîuzzeman ya pêşî di Rojnameya Misbahê de derket. Mijarê nivîsê naveroka gotara ku li Stenbol û Selanîkê îrad kiribû.  

 

Ev gotar bi sernavê “Fêkîyên çîyayî ne xweşbin jî dewa ne” di dîroka 2’yê Cotmehê sala 1908’an de hate weşandin. 

 

ROJNAMEYA MİSBAHÊ 

 

Rojnameya Misbahê di nushaya dîroka 2’yê Cotmehê sala 1908’an de li serê vê gotarê tiştekî wiha nivîsîbû. “İstanbulumuzca Kürd Hoca denmekle maruf, fazıl-ı şehîr Bediüzzaman-ı Kürdî Molla Said Hazretlerini inkılab-ı mes’ud ibtidalarında Dersaadet ve Selanik’te kerraren irad edip bilhassa ga¬zetemize ihda eylediği nutk-ı irticalidir.” (1)

 

ROJNAMEYA ŞÛRÂ-YI UMMET 

 

Di Rojnameya Misbahê de 4 gotarên Bedîuzzeman hatin weşandin. Piştre di Rojanmeya Şura-yi Ummet de li ser Alayên Hamidîye nivîseke Bedîuzzeman derket. Şura-yi Ummet dezgeha weşanê ya Îttihad û Teraqqîyê bû. Pêşî li Paris û Stenbolê hate weşandin (1902-1910). Ev weşanxane, weşanxaneya pêşî ya ku Tirkîtî tê de hatîye pêşxistin e. Piştî îlana meşrutîyetê ya 2. Vê rojnameyê weşana xwe li Stenbolê dewam kirîye. 

 

Bedîuzzeman di rojnameyên cuda de fikr û ramanên xwe bi awayekî zelal û vekirî radixist ber çavan. Mesela pêşî di Rojnameya Şurayê Ummetê de piştre jî di Rojnameya Şerq û Kurdistanê de gotarên xwe nivîsîn.  

 

Rojnameya Şerq û Kurdistanê di sala 1908’an de dest bi weşanê kir. Li Stenbolê serê du hefteyan carekê bi çar rûpelan derdiket. Hejmara vê rojnameyê yên derketin mixabin tam nayên zanîn. Rojname bi gelemperî li ser rewşa Kurdistanê disekinî. Berpirsê rojnameyê Ji hersekê Ehmed şerîf bû. Sernivîskarê rojnameyê jî ji Meletî Bedrî bû.  

 

Yek ji nivîskarên pêşî yê Rojanmeya Şerq û Kurdistanê Bedîuzzeman bû. Bedîuzzeman di hejmara pêşî de derfeta bangewazîya Ebdulhamîd dît. 

 

ROJNAMEYA ŞERQ Û KURDISTAN 

 

Bedîuzzeman di weşanên cihê de gotarên xwe dinivîsîn. Her wiha di Rojnameya Kürd Teavün ü Terakki’yê de gotara xwe ya pêşî ya Kurdî nivîsî. Midûrê berpirs yê rojnameyê helbestvanê navdar yê Kurd Pîrênerd bû. 

 

Ev rojname di hefteyê de carekê dihat weşandin. Hejmarên wê jî tam nayên zanîn lê tê texmînkirin ku 9 hejmar derketine. Rojname him bi zaravyê Kurmancî him jî bi zaravayê Soranî dihat weşandin. Ji ber ku rojname ne qedexe bû ji bo Kurdan pir girîng bû. Di nav mebestên rojnameyê de di qadên aborî, çandî, perwerdehî û hwd. de pêşdebirina Kurdan jî hebû. 

 

Bedîuzzeman ji bilî van rojnameyan di rojnameyên Volkan, Serbesti, Mîzan û Tanînê de jî gotarên xwe pêşkêş kirin.

 

Kürtçeye çeviri: www.nucevan.com 

Kaynak:  risalehaber.com

Bu sayfa 3484 kişi tarafından okunmuştur
<