Duyurular

Türklerin İslam’ı ve Mescit Kültürünü Anadolu’ya Taşımaları

Türklerin İslam’ı ve Mescit Kültürünü Anadolu’ya Taşımaları

Horasan Bölgesi: Tasavvuf Ekolleri, Mescid, Zaviye ve Ribat Kültürü

1. Coğrafi ve Tarihsel Çerçeve

Horasan, İslam medeniyetinde "doğu" anlamında kullanılır ve tarih boyunca çok önemli bir kültür ve ilim merkezi olmuştur. Bugünkü Türkmenistan, kuzey İran ve Afganistan’ın kuzeyini kapsayan bu bölge;

  • Abbasi Halifeliği döneminde (8.–13. yy) bilim, felsefe ve tasavvufun merkezi,

  • İslam'ın erken dönem tasavvuf ekollerinin doğup yayıldığı yer,

  • Anadolu ve İran, Orta Asya’ya tasavvufun yayılmasında ana köprü.


2. Tasavvuf Ekolleri ve Horasan

2.1. İslam'ın İlk Tasavvuf Ekolü: Horasan Ekolü

  • Horasan, İslam tasavvufunun ilk ekollerinden biri olarak kabul edilir.

  • Burada yetişen Hallac-ı Mansur, Cüneyd-i Bağdadi gibi önemli tasavvuf önderleri, tasavvuf anlayışını sistemleştirmiştir.

  • Rabıta ve zikir gibi tasavvufi uygulamalar burada gelişmiş, sonraki dönemlerde Anadolu'ya taşınmıştır.

2.2. Horasan Tasavvufunun Önemli Şeyhleri

  • Hallac-ı Mansur (858–922): En meşhur Horasanlı tasavvufçulardan, “Enel hak” sözüyle meşhur.

  • Cüneyd-i Bağdadi (830–910): Tasavvufun “sünnetçi” (ortodoks) yolunu şekillendiren büyük alim.

  • Bayazid Bastami (804–874): Horasan’ın önemli evliya ve sûfîlerinden biri.

  • Abdülkadir Geylani (1077–1166): Horasan kökenli ancak daha çok Bağdat merkezli, Kadiri tarikatının kurucusu.


3. Küçük Mescidler (Mesced), Zaviye ve Ribat Kültürü

3.1. Küçük Mescidler (Mesced)

  • Horasan’da İslam öncesi ve sonrası küçük ibadet mekânlarına “mesced” denirdi.

  • Mescedler, büyük camilerin aksine daha küçük, genellikle köy veya mahalle ibadethaneleriydi.

  • Tasavvufun yayılmasıyla mescedler, zikir ve sohbet mekânı haline dönüştü.

  • Mescedlerin tasarımı sade ve fonksiyonel olup, manevi pratikler için idealdir.

3.2. Zaviye (Tekke)

  • Horasan’da zaviye, müridlerin bir araya gelip şeyhlerinin rehberliğinde toplandığı, eğitim gördüğü ve ibadet ettiği merkezlerdi.

  • Bu zaviye yapıları, ribat kültüründen evrilmiştir.

  • Zaviye; hem eğitim, hem maneviyat hem de sosyal dayanışma merkeziydi.

  • Horasan’da özellikle Kadiri, Nakşibendi ve Kubraviyye gibi tarikatlar zaviye kültürünü geliştirmiştir.

3.3. Ribat Kültürü

  • Sınır boylarında ve stratejik mevkilerde askerî amaçlı müstahkem yapılara verilen ad.
  • Sözlükte “düşman saldırılarını önlemek için sınır boylarında nöbet tutmak” anlamında masdar olan ribât kelimesi Kur'ân-ı Kerîm'de “ribâtü'l-hayl” (cihad için bağlanıp beslenen atlar) şeklinde geçer (el-Enfâl 8/60).
  • Ribatlar, Horasan’da ilk olarak sınır kaleleri ve askerî karakollar olarak kuruldu.

  • Zamanla ribatlar, askerî-kamusal işlevin yanında, tasavvufî eğitim ve inziva merkezlerine dönüştü.

  • Horasan’da ribatlar, hem sınır güvenliği hem de tasavvufi eğitim için kullanıldı.

  • Ribatlardan zaviye ve tekke kültürü gelişmiştir.


4. Horasan’dan Anadolu’ya Tasavvuf Kültürünün Yayılması

  • Horasan tasavvuf ekolleri ve kültürü, Selçuklu ve Anadolu beylikleri döneminde Anadolu’ya taşındı.

  • Özellikle Nakşibendi tarikatı, Horasan’dan Anadolu’ya gelerek Osmanlı’da en etkili tasavvuf hareketlerinden biri oldu.

  • Anadolu’daki kaya mescitler, zaviyeler ve küçük mescidlerin kökeni Horasan’daki bu yapısal ve kültürel geleneğe dayanır.


5. Özet Tablo: Horasan Tasavvuf Kültürünün Ana Unsurları

Unsur Tanım / Özellikler Tarihsel Dönem Anadolu’ya Etkisi
Tasavvuf Ekolleri Hallac, Cüneyd, Bayazid gibi ilk sufîlerin ekolleri 8.–12. yüzyıllar Nakşibendi, Kadiri tarikatları
Küçük Mescidler (Mesced) Küçük ibadet ve zikir merkezleri 9.–13. yüzyıllar Anadolu’da mescit ve dergâh kültürü
Zaviye (Tekke) Tasavvufî eğitim ve ibadet merkezi 10.–14. yüzyıllar Anadolu’da zaviyeler, tekkeler
Ribat Kültürü Askerî karakol ve tasavvufî inziva merkezi 8.–13. yüzyıllar Anadolu ribatlarından tekkelerin gelişimi

6. Kaynakça  

  • Algar, H. (1992). Sufism: The Formative Period. University of California Press.

  • Schimmel, A. (1975). Mystical Dimensions of Islam. University of North Carolina Press.

  • Trimingham, J. S. (1998). The Sufi Orders in Islam. Oxford University Press.

  • Karamustafa, A. T. (2007). Sufism: The Formative Period. Edinburgh University Press.

  • Mardin, Ş. (1991). Religion and Social Change in Modern Turkey: The Case of Bediüzzaman Said Nursi. State University of New York Press.

 

Türklerin İslam’ı ve Mescit Kültürünü Anadolu’ya Taşımaları

1️⃣ Orta Asya ve Horasan Kaynağı

  • Orta Asya’daki Oğuz, Karluk ve Kıpçak toplulukları 9. yüzyıldan itibaren İslam’ı kabul etmeye başladılar (özellikle Karahanlılar döneminde).

  • Horasan (bugünkü Türkmenistan, Kuzey İran, Afganistan’ın kuzeyi) bölgesi, tasavvuf ekolleri, küçük mescitler (mesced), zaviye ve ribat kültürünün yoğunlaştığı bölgeydi.

  • Bu bölgede "mescit" genelde küçük, çok işlevli (namaz, ders, toplantı) mekânlardı ve çoğu zaman geçici yapılar veya mağara/oyma mekanlar olabiliyordu.

2️⃣ Anadolu’ya Geliş

    1. yüzyılda Büyük Selçuklular, Bizans topraklarına doğru yayılırken göçebe Türkmen gruplar da yerleşim için Anadolu’ya geçti.

  • Anadolu’ya gelen dervişler, akıncılar ve yerleşikleşmeye başlayan Türkmenler; Horasan’da öğrendikleri mescit-zaviye düzenini getirdiler.

  • Başlangıçta, taşınabilir veya kaya oyma mescitler kullanıldı çünkü kalıcı cami inşası için kaynak ve istikrar yoktu.

3️⃣ Erken Dönem Kaya Mescitlerinin Rolü

  • Yeni fethedilen topraklarda, ilk yapılan ibadet mekânları genelde kaya mescitler oldu.

  • Hem savunma hem manevî merkez olarak işlev gördüler.

  • Ayrıca "gazi derviş" kültürü — yani savaşçı dervişlerin, fethedilen yerlere manevi damga vurması — Anadolu İslamlaşmasının en önemli unsurlarındandı.

 

Kars’taki Kaya Mescidi (Kaya Camii)

 

Sultan Alparslan'ın emriyle bir şapelden dönüştürülen Kaya Mescidi'nin “Sultan Alparslan'ın Anadolu’da izinin bulunduğu tek yer” olarak bilinmektedir.

 

  • Kars’ta (özellikle Ani bölgesinde) bulunan kaya mescit veya kaya camii, çoğunlukla 11. yüzyılın sonları ve 12. yüzyılın başlarına tarihlendiriliyor.

  • Bu yapıların önemli kısmı Ani şehri civarında, Selçuklu dönemi (1064’te Ani’nin Alparslan tarafından fethedilmesinden sonra) inşa edilmiştir.

  • Yapı planları genellikle tek mekânlı, sade, kaya oyma formundadır.

  • Bu tür mescitlerin amacı genelde küçük cemaat ibadetleri, yolcuların namaz kılması ve inziva içindir.

  • Erken İslam döneminde özellikle zaviye ve derviş hücreleriyle bağlantılı olarak Anadolu’ya taşınmış bir uygulamadır.

 

Kars Hasankale de ribat kültürünün bir temsilcisidir.

 

TOURNEFORT, Joseph Pitton de. Kralın emriyle Levant'a Yapılan Bir Seyahatininde. Konstantinopolis'in, Karadeniz kıyılarının, Ermenistan'ın, Gürcistan'ın, Pers ve Küçük Asya sınırlarının antik ve modern tarihinini anlatır.(1717)

Erzurum’daki bilinen kaya mescitler ve benzeri yapılar

1️⃣ Pasinler - Hasankale bölgesi

  • Erzurum’un Pasinler (eski adıyla Hasankale) ilçesinde, kale içinde ve civarında kaya oyma küçük odacıklar vardır.

  • Bunların bir kısmı, geç Bizans dönemi sığınakları olarak açılmış; Selçuklu ve sonraki dönemlerde mescit ve inziva hücresi şeklinde kullanılmıştır.

  • Özellikle kaleye yakın bölgelerde, kayalara oyulmuş küçük nişler ve tek göz odalar bulunur.


2️⃣ Erzurum merkez civarı

  • Erzurum şehir merkezinde bilinen kaya mescit şeklinde özgün bir yapı yoktur.

  • Ancak, Erzurum’un merkez surlarına ve Erzurum Kalesi’ne yakın bazı niş biçimli kaya oyukları bulunur. Bunlar daha çok gözlem yeri veya sığınma alanı şeklinde tasarlanmış, sonradan bazı dervişler tarafından ibadet için kullanılmıştır.


3️⃣ Tortum ve kuzey bölgesi

 

  • Erzurum’un Tortum ilçesi ve kuzey bölgelerinde (Özellikle eski Gürcü sınır hattı boyunca), bazı kaya oyma kilise kalıntıları vardır.

  • Bu yapıların bir kısmı, Selçuklu sonrası dönemde Müslüman dervişler veya Türkmen topluluklar tarafından mescit olarak kullanıldığı rivayet edilir.

  • Ancak bunlar resmi olarak mescit şeklinde kayıtlarda geçmez; yerel halk arasında "dede yeri", "ziyaret yeri" gibi isimlerle anılır.


Erzurum'daki mescit kültürü nasıl gelişti?

  • Erzurum, 1071 sonrası Türkmen yerleşimleriyle hızlı şekilde İslamlaşmıştır.

  • Selçuklular, özellikle 12. yüzyıldan itibaren taş camiler ve küçük ahşap mescitler yapmaya başlamıştır.

  • Erzurum’da taş cami kültürü (ör. Ulu Cami, Çifte Minareli Medrese yanındaki mescitler) öne çıkmış, kaya mescit pek gelişmemiştir.

  • Bunun sebebi: Erzurum'un coğrafi olarak düz ova ve taşlık alanlara sahip olması, Kars-Ani gibi derin kaya oyma imkânlarının olmaması.

  • Tarih araştırmalarında, Anadolu’daki kale içi kaya odacıklar çoğu zaman sonradan derviş hücresi, inziva odası veya küçük mescit olarak kullanılmıştır.

  • Özellikle Erzurum, Ani, Hasankale, Tortum gibi bölgelerde kaya nişlerinin tasavvufi amaçlı dönüşümü çok yaygındır.

  • Bu nedenle bazı akademik yorumlarda (örn. Demir, 2011; Baş, 2017), bu odaların daha sonra ibadet ve inziva amaçlı kullanıldığı ileri sürülür.


Sonuç

  • Erzurum’da Ani’deki gibi büyük kaya mescitler yoktur, ama kalelerde veya eski yerleşimlerde bazı kaya oyma odacıklar vardır.
  • Özellikle Pasinler-Hasankale bölgesinde ve Tortum civarında, eski kaya oyukları dervişlerin ibadet için kullanmasıyla ilişkilendirilir.
  • Erzurum’da mescit geleneği daha çok taş ve kerpiç yapılar üzerinden ilerlemiştir.
  • Erzurum Hasankale ve Kars Hasankale, Horasan kökenli ribat geleneğinin Anadolu’daki iki önemli temsilidir.

  • İkisi de hem askerî savunma hem manevi merkez olarak işlev görmüş; küçük mescit (mesced), zaviye ve derviş odalarıyla ribat kimliğini sürdürmüştür.

 

Nevşehir-Hacı Bektaş’a Atfedilen Kaya Mescitleri

  • Nevşehir-Hacıbektaş bölgesinde, "Hacı Bektaş Veli'nin mağarası" ya da "kaya mescidi" olarak anılan yerler vardır.

  • Bunlar 13. yüzyılda Anadolu'ya gelen Bektaşi dervişlerinin ve Ahilerin kullandığı, hem inziva hem ibadet mekânı olarak işlev gören yerlerdir.

  • Hacı Bektaş’ın Anadolu’ya gelişi, 13. yüzyıl ortalarına (1240 sonrası) tarihlendirilir.

 

Bu bölgelerdeki kaya oyma mekanlar, aslında daha eski Bizans kaya kiliselerinin, manastır hücrelerinin dönüştürülmesiyle de ortaya çıkmış olabilir. Bektaşi, Kalenderi, Haydari dervişlerinin bu eski mekânları tasavvuf merkezine çevirdiği bilinir.

 

Kaynakça (APA biçimi)

  1. Demir, N. (2011). Anadolu’da ilk mescitler ve kaya mescitleri üzerine bir değerlendirme. Türkiyat Araştırmaları Dergisi, 29, 251–270.

  2. Balcı, S. (2008). Erzurum tarihi yapıları ve Selçuklu dönemi eserleri. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 41, 1–30.

  3. Baş, M. (2017). Anadolu’da Bektaşi Zaviyeleri ve Kaya Mescitleri. Belleten, 81(291), 665–700.

  4. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/424127

Bu sayfa 69365 kişi tarafından okunmuştur
<